*Afra Yılmaz
İzmir’deki üniversite öğrencisi öğrenci evinde yaşamanın avantajları ile ekonomik zorlukları anlattı.
Üniversite öğrencileri için KYK bursu bir nebze rahatlama sağlıyor gibi görünse de, artan kira fiyatları ve temel ihtiyaç masrafları nedeniyle öğrenciler için geçinmek her geçen gün daha zor hale geliyor.
İzmir’de üniversite okuyan 4. sınıf öğrencisi Ceren ile öğrenci evinde yaşamanın avantajları ve ekonomik zorlukları hakkında konuştuk.
“Yurt yerine evde kalmak özgürlük sağladı ama maddi yük arttı”
Ceren, üniversiteye ilk başladığında KYK yurdunda kalmak için başvurduğunu ama çıkmadığını belirtti. Bunun üzerine arkadaşlarıyla öğrenci evi tutmaya karar verdiklerini anlattı:
“Evde yaşamak biraz daha özgürlük sağlıyor ama ekonomik olarak büyük bir yük getiriyor. Başta yurt çıkmadığı için üzülmüştüm ama sonrasında kendi düzenimi kurmak daha cazip geldi. Fakat kira ve faturalar her ay ciddi bir sorun haline gelmeye başladı.”
Ceren’in yaşadığı evde dört kişi kalıyorlar ve kişi başı 8 bin TL kira ödüyorlar. Yaşadıkları durumu; “Dört kişi kalıyoruz ama yine de masraflar çok fazla. Ev sahipleri her sene ciddi oranda zam yapıyor. İki yıl önce verdiğimiz kiraya göre şu an iki katını ödüyoruz. Sadece kirayla bitse yine iyi ama faturalar da ayrı bir dert. Özellikle kış aylarında doğalgaz faturası bizi perişan ediyor” diye anlattı.
“KYK bursu kiranın bile yarısını karşılamıyor”
Ceren, KYK bursu aldığını ancak bunun yalnızca temel harcamalarının küçük bir kısmını karşıladığını söyledi.
“KYK bursu alıyorum ama yetmiyor. Kiranın bile yarısını karşılamıyor. Ailem her ay destek olmaya çalışıyor, 4-5 bin TL kadar gönderiyorlar ama onların da belirli bir geliri var, sürekli daha fazlasını isteyemiyorum. Bu yüzden ayakta kalabilmek için part-time işlerde çalışıyorum. Çalıştığım günler derslerim aksıyor, ama başka çarem yok.
“Dışarıda vakit geçirmek lüks oldu”
Öğrenci evinde olmanın özgürlüğünü sevdiğini belirten Ceren, maddi sıkıntılar nedeniyle sosyal hayatının kısıtlandığını anlattı:
“Eskiden haftada bir gün bile olsa arkadaşlarla dışarı çıkıp bir kafede otururduk ama artık dışarıda vakit geçirmek lüks oldu. Evde kendimize sosyallik alanları yaratmaya çalışıyoruz. Hem de verdiğimiz kiranın parasını sonuna kadar çıkartmaya çalışıyoruz. Küçük şeylerden keyif almayı öğrendik çünkü büyük şeyleri karşılamak artık imkansız.”
“Burs miktarı artmazsa, gelecek kaygımız daha da büyüyecek”
Ceren, KYK bursunun öğrencilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli olmadığını vurguladı:
“Burs miktarı artmazsa, daha fazla öğrenci çalışmak zorunda kalacak. Bu da derslerden, eğitimden çalmak anlamına geliyor. Zaten birçok öğrenci geçinebilmek için iş arıyor. Ben de çalışıyorum ve bunu yapmak zorundayım ama geleceğimi inşa etmem gereken bir dönemde sürekli geçim derdinde olmak gerçekten moral bozucu.”
KYK bursunun günümüz ekonomik şartlarına göre revize edilmesi gerektiğini savunan Ceren, “Eğer burs miktarı en azından iki katına çıkarsa, öğrenciler sadece temel ihtiyaçlarını değil, eğitim hayatlarını da daha sağlıklı sürdürebilirler. Herkes sürekli ‘öğrencilik en güzel yıllardır’ diyor ama biz sadece ay sonunu getirmeye çalışıyoruz” dedi.